%100 Doğal
500 TL üzeri ücretsiz kargo
%100 Doğal
500 TL üzeri ücretsiz kargo

HAKKIMIZDA

HALTRON İLAÇ; 2018 senesinde, 60 yılı aşkın saygın bir geçmişe, ilaç imalatı ve pazarlama tecrübesine sahip Ulkar Holding bünyesinde, yüzde yüz yerli sermayeli bir şirket olarak İstanbul’da kurulmuştur. “Bir Nefes Sıhhat” sloganı ile başlayan yolculuğunda, uluslararası GMP standartları çerçevesinde imal edilen etkin ve yüksek nitelikli ürünleriyle, insan sağlığına ve huzuruna hizmet ederek hayat kalitesini yükseltmeyi amaçlamaktadır.


Türkiye Diş Sağlığı İstatistikleri:

Diş ve ağız sağlığı her yaşta önemlidir. Türk Diş hekimleri Birliğinin yaptığı araştırmalara göre Türkiye’de her 10 kişiden 9’u ağız problemi yaşıyor.
14-17 yaş arasındaki çocuklarda çürük diş oranı diğer yaşlara göre daha yüksekken, 65 yaş üstü kişilerin yarısının ağzında maalesef hiç diş bulunmamaktadır.
Ağız ve diş sağlığı istatistiklerinin bu denli düşük olduğu ülkemizde, doğru bilgiye ulaşmak, doğru macunu ve doğru diş fırçasını kullanmak herkes için büyük önem taşıyor.


Neden Glimo Ağız Bakım ve Diş Sağlığı Ürünleri?

Geleneksel diş macunlarında sıkça kullanılan, ağız sağlığını ve genel sağlığı tehlikeye atabilecek sentetik, sert ağartıcı, aşındırıcı ve köpürtücü deterjan türevi kimyasallar, diş etlerinde hassasiyete ve ağız mukozasında irritasyona yol açabilir.
Glimo Diş Macunları, geleneksel diş macunlarında sıkça kullanılan kimyasalları içermeyen, beyazlatıcı, onarıcı, koruyucu etkileri birlikte gösteren, hassas diş ve diş etleri için uygun, %100 doğal multifonksiyonel ürünlerdir.


Glimo Diş Macunları Kanıta Dayalı Ürünlerdir;

Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, İlaç – Kozmetik - Tıbbi Cihaz Ar-Ge Analiz Laboratuvarı’nda yapılan test ve analiz sonuçlarına göre; Glimo diş macunları SLS, triklosan, paraben, klorheksidin, florür, gluten ve hayvansal DNA içermez.
Yeni nesil üretim teknolojileri kullanılarak, GMP standartlarında üretilmiş Glimo diş macunları; dişleri çizmeden, dişlerde hassasiyete yol açmadan, diş ve diş etlerine zarar vermeden ilk fırçalamadan itibaren diş ve ağız sağlığınızı destekler.


  • 2019 yılında Fransa IDEA Clinic‘te yapılan çalışmada Glimo diş macunlarının;  %100 odontojenik tolerans,  %100 genel memnuniyet, %95 Beyazlatma etkisi, %95 satın-alma niyeti, %75 taze nefes, %0 klinik intolerans sağladığı ortaya çıkmıştır.

  • Glimo Diş Macunlarının içerisinde 14 adet %100 doğal hammadde bulunmaktadır. Bu hammaddelerden altısı beyazlatıcı, sekizi onarıcı, onbiri koruyucu, onu antibakteriyel ve altısı antiviral etki göstermektedir.

  • Türkiye ‘de içeriğinde dibazik kalsiyum fosfat bulunan tek diş macunu Glimo’dur. Dibazik kalsiyum fosfat; dişlerin remineralizasyonunu, diş çürüklerinin giderilmesini, diş minesinin güçlenmesini ve dişlerin beyazlatılmasını sağlar.

  • Ksilitol tükürük içerisindeki kalsiyum iyonlarını tutar ve dibazik kalsiyum ile beraber dişlerin yeniden kalsiyum iyonlarını kazanmasını yani diş remineralizasyonu sağlar.

  • Yapılan birçok araştırmaya göre; antiviral, antifungal, antibakteriyel, antienflamatuvar, antitumoral etki gösteren propolis, diş çürüklerinin tedavisinde en az florür kadar etkilidir. Propolis, diş eti iltihaplarının giderilmesini, diş minesinin güçlenmesini, diş eti problemlerinin giderilmesini ve diş remineralizasyonunu sağlamaktadır.

  • Glimo diş macunlarının diş minesini aşındırma ve çizme etkisi Indiana Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesinde Hefferren aşınma testi ile test edilmiş ve RDA (Diş Aşınma Değerleri) seviyesi limit değer olan 70’in çok altında çıkmıştır.


Diş Macunlarının Kimyasal İçermesinin Ağız ve Genel sağlığa zararları Nelerdir?


SLS:

Kimyasal bir maddedir. Geleneksel diş macunlarında şampuanlarda, deterjanlarda, duş jellerinde, traş köpüklerinde köpürtücü deterjan olarak çok sık kullanılır. Ciltte tahrişe ve enflamatuvar reaksiyonlara neden olur. Dokulara derin penetrasyon özelliğine sahiptir. Düşük dozları epitel hücre proliferasyonunu artırırken, yüksek dozları epiteliyal atrofi ve hücre ölümüne yol açar. İntraoral yan etkilerle ilişkilendirilmiştir. Aft oluşumunu tetikleyebilir. Diş etlerinde hassasiyet ve ağız mukozasında irritasyona yol açabilir. Özellikle florürlü diş macunlarında yutulan SLS köpük mide asiti ile bir araya gelince aşırı tepkimeye girebilir.
Deterjan türevi köpürtücü madde SLS, kanserojen ve toksik etki göstermektedir. SLS diş etlerinin şişmesine, diş eti hastalıklarına, dişlerin asitlere karşı direncini azaltarak dişlerin çürümesine neden olur. Diş macunundaki köpük, dişlerin derinlemesine temizlenmesini, dişlerin arasına macunun nüfus etmesini engeller. Diş macunun köpürmesi çocuklarda mide bulantısına, boğazlarına köpüğün yapışmasına sebep olur ve çocukların diş fırçalama alışkanlıklarını kazanmasında olumsuz etki yaratır.  


Triklosan:

Alerjik reaksiyonlara neden olabilen kanserojen ve çevre kirletici bir maddedir. Plak oluşumunu engellemek için kullanılan geniş spektrumlu antibakteriyel bir ajandır. Suda bulunan klor ile temasa geçtiğinde reaksiyona girerek zehirli gaz olan kloroformu oluşturur. Kloroform gazı zaman içinde bağışıklık sistemini zayıflatabilir, kas fonksiyonlarını ve iskelet yapısını olumsuz yönde

etkileyebilir. 


Paraben:

İnsan vücudu için toksik özellikler taşıyan bir kimyasal maddedir. Meme ve cilt kanseri ile ilişkisi olduğuna dair çalışmalar vardır. Kullanıldığı ürünlerde bakteri ve küf oluşumunu engeller. Bu nedenle antimikrobiyal olarak ürünlerin kullanım ömrünü artırmak için kullanılır.


Klorheksidin:

Dişlerde leke, dilde renklenme ve lokal yan etkiler yapabilir. Antiseptik olarak diş macunlarında kullanılır.


Gluten:

Gluten tahıllarda bulunan bir proteindir. Gluten içeren besinler, bağırsakların iç yüzeyine yapışarak besinleri emebilme gücünü zayıflatır. Glutene duyarlılığı olanlarda alerjik reaksiyona neden olur. Depresyon, anksiyete ve otoimmün hastalıkların riskini arttırır. Çölyak hastalarında ve gluten intoleransı bulunanlarda gluten tüketimi kesinlikle yasaktır. Uzmanlar, bağışıklık sistemi hastalığı ve irritabl bağırsak sendromu (İBS) olanlarda da glutensiz diyet önermektedir.


Florür:

Yüksek miktarlarda alındığında birçok sağlık sorunu ortaya çıkarabilir. Florürün yüksek miktarda alınması beyni olumsuz etkiler; ezber, hafıza, düşünme gibi becerileri azaltır. Hormonal dengeyi bozabilir.
Florürün çocuklarda florozis riskini artırdığı bildirilmektedir. Böyle durumlarda demineralizasyonu engelleyip remineralizasyonu artıracak floridsiz ürünlerin kullanılması gerekebilmektedir.